Son yıllarda ekmek, diyet kültürümüzün kötü adamı olarak ilan edildi. Ekmeğin kötü olarak algılanma sebebi, son 10 yılda karbonhidratların tamamen ortadan kaldırıldığı diyetler, televizyon programlarında karbonhidrat ve ekmek için yapılan açıklamalar, sosyal medyada ‘ekmeği kestim 30 kilo verdim’ cümleleri ile açıklayabiliriz. Ekmeğin neredeyse hiç olmadığı Atkins, Dukan gibi kilo verme diyetleri, yüksek oranda protein ve yağ tüketmeyi savunur ve karbonhidratları minimum düzeyde diyette bulundurur. Bu diyet anlayışı her birey için uygun ve sağlıklı bir kilo verme yöntemi değildir. Fazla yağ ve protein böbreklerde aşırı yük oluşmasına neden olur. Aynı zamanda yüksek protein ve doymuş yağ tüketimi kolesterolde de yükselmeye neden olabilir. Ekmek ve karbonhidratların kısıtlı olduğu diyetlerde B grubu vitamini eksiklikleri de görülmektedir. Düşük karbonhidratlı beslenme şeklini uygulayan bireylerde en sık görülen sağlık sorunları; halsizlik, kabızlık, baş dönmesi, vitamin eksiklikleri ve ağız kokusudur.
Peki Ekmek Yemek Neden Kötü Olarak Kabul Edilir?
Ekmek, sebze ve meyveler gibi diğer gıdalara kıyasla karbonhidrat ve kalori bakımından yüksek ve lif, yağ ve protein gibi besin maddeleri bakımından düşüktür. Aslında burada bahsettiğimiz ekmek çeşidi beyaz ekmektir. Beyaz ekmek yüksek oranda işlendiği için posa miktarı çok düşüktür. Beyaz ekmeğin kalorisi diğer ekmeklerle benzer olsa da içerdiği daha az posa nedeniyle çok daha hızlı acıktırır. Beyaz ekmek rafine edildiğinden genellikle ilave şeker içerebilir. Ayı zamanda beyaz ekmeğin glisemik indeksi yüksektir, yani kan şekeri seviyelerinde hızlı bir artışa yol açabilir. 9.267 kişiyle yapılan bir araştırmada, beyaz ekmek yemenin daha fazla kan şekeri dalgalanmalarına neden olduğu ve artmış obezite riskiyle bağlantılı olduğunu bulunmuştur. Başka bir araştırmada, beyaz ekmek ve beyaz pirinç gibi daha rafine ve işlenmiş gıdaların daha fazla karın yağına neden olduğu bulunmuştur.
Özetle beyaz ekmeğin glisemik indeksi yüksektir ve kilo alımı ve obezite ile bağlantılıdır. Kilonuzu kontrol altında tutmak için beyaz ekmeğin aşırı tüketiminden kaçınmalısınız.
Peki Diyette Hangi Ekmeği Yemeliyiz?
Tam tahıl, kepekli ekmekler beyaz ekmeğin aksine sağlık üzerine olumlu etkileri vardır. Tam buğday ekmeği beyaz ekmeğe göre daha fazla protein, lif, vitamin ve yağ içerir. Bu ekmek çeşitlerindeki yüksek lif, kan dolaşımınızdaki şeker emilimini yavaşlatmaya ve vücuttaki kan şekeri seviyelerini dengelemeye yardımcı olur.
Çok tahıllı ekmeğin bileşenleri arasında arpa, buğday, yulaf, mısır, karabuğday, darı ve keten tohumu bulunur. Çok tahıllı ekmek, lif ve diğer faydalı elementler açısından yüksektir. Bu zengin içeriği sizin kilo vermenize yardımcı olur. Bu zengin içeriği sayesinde daha uzun süre tok kalmanızı sağlayarak aşırı yemeyi engeller.
Ekşi mayalı ekmek, bakteri ve maya ile daha uzun süre mayalanan bir hamurdan yapılır. Fermantasyon sırasında içindeki basit karbonhidratlar bakteri ve maya tarafından indirgenir. Yani ekşi mayalı ekmek tükettikten sonra kan şekerinizi daha yavaş yükseltir. Ekşi mayalı ekmek, vitaminler ve diğer besinler açısından zengindir. Ekşi mayalı ekmek, vücudunuzda sindirimi artıran yararlı bakteriler sağlar.
Sonuç olarak; ekmek en uygun, kolayca bulunabilen, lezzetli ve besleyici gıdalardan biridir ve kahvaltı, öğle veya akşam yemekleri için iyi bir tokluk seçeneği sunar. Bunun yanı sıra, ekmek tüketmek; iştahı baskılar, ruh halini iyileştirir, beyninize yediğiniz yemekten memnun olduğunuzun sinyalleri salgılayan serotonin salgılar. Kilo verme döneminde uygun porsiyonlarda ekmek tüketimi inanılanın aksine daha rahat kilo vermenizi sağlayacaktır.
Comentarios